top of page

Safra kesesi taşı nasıl oluşur? Sinsice ilerliyor…

Safra kesesi, sindirim sistemimizin temel taşından biridir. Obezite, sık doğum yapma, hızlı kilo alıp verme ve genetik yatkınlık gibi etkenler safra kesesi taşlarının oluşumuna zemin oluşturuyor. Prof. Dr. Cemalettin Aydın, safra kesesi taşlarının oluşumu ve tedavi yöntemi hakkında önemli bilgiler paylaştı.


Karaciğerin alt kısmında yer alan safra kesesi, karaciğerde üretilen safrayı depolayarak sindirime katkı sağlıyor. Yağlı yiyecekler tüketildiğinde, safra kesesi kasılarak safrayı ince bağırsağa yönlendiriyor. Ancak zamanla, çeşitli sebeplerle safra kesesinde taşlar meydana gelebiliyor.


Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cemalettin Aydın, bu taşların bazen bir belirti göstermeden varlıklarını sürdürebileceğini, ancak bazı durumlarda ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini belirtti.


Ani kilo değişimi yaşayanlar dikkat!


Safra kesesi taşı oluşmasında bazı faktörlerin riski çoğalttığını belirten Prof. Dr. Aydın, “Obez bireyler, sık doğum yapmış kadınlar, hızlı kilo alıp verenler, 40 yaş üstü bireyler ve beyaz tenli kişiler.


Özellikle obezite cerrahisi geçiren veya haftada 1.5 kg’dan fazla kilo kaybeden bireylerde, ameliyattan sonraki 6 hafta içinde taş oluşma riski belirgin şekilde artmaktadır” söyledi.


Ciddi sağlık problemlerine neden olabilir


Safra kesesi taşları bazen hiçbir belirti göstermeden zamanla ciddi sağlık problemlerine neden olabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Aydın, “Safra kesesi iltihabı, safra yollarının tıkanması ve buna bağlı gelişen sarılık Pankreas iltihabı ve büyük taşlarda safra kesesi kanseri riski ortaya çıkabiliyor” şeklinde ifadelerini kullandı.


Prof. Dr. Aydın, günümüzde safra kesesi taşlarının böbrek taşları gibi eriyemeyeceğini ya da ses dalgalarıyla kırılarak çıkarılamayacağını vurguladı.


Bazen de şans eseri bulunuyor


Safra kesesi taşlarının genetik faktörlerle ilişkili olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Aydın, taşların bazen hiçbir belirti vermeden, şans eseri olarak karın ultrasonunda tespit edilebileceğini belirtti. Bu duruma asemptomatik safra kesesi taşı denildiğini ekledi.


Asemptomatik vakaların yıllık yüzde 1-3 oranında semptomatik hale geldiğini ve gençlerde ilerleyen dönemde belirti gösterebileceğini belirten Prof. Dr. Aydın, safra kesesi alındığında ana safra kanalının üç hafta içinde bu görevi üstlenerek sindirime yardımcı olmaya devam ettiğini vurguladı. Özellikle şeker hastalarında ve gençlerde safra kesesi taşı tespit edildiğinde cerrahi müdahalenin önerildiğini belirtti.


KAYNAK: Hürriyet


21.04.2025

YAZAR: ZEYNEP ERDOĞAN


ree

ree


Yorumlar


bottom of page